Esansiyel Tremor
Tremor (titreme), en sık ellerde olmak üzere bedenin belirli bölgelerinde ortaya çıkan ritmik istemsiz hareketlere verilen addır.
Ellerde, öne doğru uzatıldığında belirgin olan ve belli bir nedene bağlı olmayan bu tip tremora esansiyel tremor denir. En sık görülen hareket bozukluğudur. 19.yüzyıldan beri bilinmektedir. Hastaların çoğunda, diğer aile bireylerinde de görülür. Sıklıkla yirmili yaşlarda başlar. En sık olarak 35 yaş üzerindeki erişkinlerde görülür.
BELİRTİLERİ
Tremor (titreme), özel bir pozisyonda ortaya çıkar. Genellikle ellerde başlar. Su içerken, kaşık kullanırken ortaya çıkan titreme ile kendini gösterir. El yazısı bozulur. Tremor nedeni ile hastalar imzalarını atamaz. Bazen baş tremoru da görülebilir. Seste de titreme olabilir. Stres, yorgunluk, heyecan, sinirlenme, toplum içinde olma ile artar. Alkol alımı ile azalır. Uykuda kaybolur. Tremor yavaş ilerler. Yaşam süresini etkilemez.
TANI
Hastalığın tanısı rastlantısal olarak konabilir. Bazen hastalar tremorun yarattığı mekanik ve sosyal sorunlar nedeni ile doktora başvurabilir. Hastaların muayene bulguları, belirli pozisyonda ortaya çıkan tremor dışında normaldir. Çoğu zaman iyi gidişlidir. Nedeni tam olarak bilinmemektedir. Tanı nörolojik muayene ile konur. En sık karıştığı hastalık hipertiroididir (zehirli guatr). Bu nedenle laboratuar incelemelerinde tiroid fonksiyon testlerine bakılması gerekir. Tanı için radyolojik incelemeye gerek yoktur.
TEDAVİ
Esansiyel tremorun kesin bir tedavisi yoktur. Tedavide ilk tercih edilen ilaçlar beta-adrenerjik blokerlerdir. Hastaların yarısından fazlasında titremede azalma sağlar. Bazı hastalarda ise etkili olmayabilir. Yıllar içinde etkinliği azalabilir. Kalp yetmezliği, astım, diyabet hastalarında dikkatli kullanılması gerekir. Baş ağrısı, yorgunluk, halsizlik, baş dönmesi sık görülen yan etkilerdir.
İkinci tedavi seçeneği primidon’dur. Epilepsi (sara) tedavisinde kullanılan bu ilaç propranolol’dan daha etkilidir. Ancak başlangıçta şiddetli bulantı, kusma, sersemlik yapabilir. Bu nedenle çok düşük dozlarda başlanarak yavaş yavaş doz arttırılır.
Yapılan çalışmalarda az sayıda hastada bazı sakinleştiricilerin ve epilepsi tedavisinde kullanılan bazı ilaçların yararı bildirilmiştir. Botilinum toksin uygulamasından yarar gören hastalar da vardır.
İlaç tedavisinin yararı olmayan ve titreme nedeniyle günlük işlerini yapamaz hale gelen hastalarda cerrahi girişim uygulanabilir. Beyin çekirdeklerinden talamus olarak adlandırılan hücre grubuna müdahale edilir. Cerrahi sonrası yutma güçlüğü, unutkanlık, konuşma bozukluğu gibi yan etkiler gelişebilir.
Yeni bir yöntem, yine aynı bölgeye ‘pil’ yerleştirmektir. Daha avantajlı bir yöntem olmakla birlikte pahalı bir seçenektir.
HAZIRLAYAN; Doç.Dr. Muhteşem GEDİZLİOĞLU
22 Haziran 2011 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder