Kemik Hastalıkları
ALGONÖRODİSTROFİ(SUDECK ATROFİSİ)
Refleks sempatik distrofi ve Sudeck atrofisi adlarıyla da bilinen bu hastalık, genellikle bir yaralanma/darbe sonrası ortaya çıkan ve yaralanma yerinden parmaklara doğru uzanan istirahat halinde hissedilen ağrı, şişlik, deride kan akımı değişikliğine bağlı kızarıklık, morluk şeklinde renk değişikliği, terleme, normalde hissedilmeyen ancak bu hastalıkta kendini gösteren aşırı hassasiyet, karıncalanma, iğnelenme, batma hissi ve ağrıya dayanıksızlık ile kendini gösterir. Genellikle kol veya bacaktaki yaralanma veya kırık nedeniyle yapılan alçı çıkartıldıktan sonra ortaya çıkması nedeniyle halk arasında “alçı hastalığı” olarak da bilinmektedir.
Çeşitli hastalıklar sonrası görülme sıklığı şu şekildedir:
- Koroner kalp hastalığı: %5 – 20
- İnme / felç sonrası: %12 – 21
- El bileği kırığı sonrası: % 0,2 – 35
- Kol / bacaktaki sinir yaralanması sonrası: %3
- Genel olarak kırıklardan sonra: %1 – 2
Hastalığın zor iyileşmesi ve sebebinin tam bilinmemesi nedeniyle her hastada tedavi şekli farklı olabilmektedir. Hastalığın iyileşme süresi 3 ay ile 2 yıl arasında değişmektedir. Tedavi genellikle Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon doktorları tarafından yapılmakta, diğer branşlardan zaman zaman yardım ve tavsiye alınmaktadır. Günümüzde TENS (Transkütanöz elektriksel sinir uyarısı), egzersiz, sıcak ve soğuk su uygulamaları, ultrason ve ilaç tedavileri kullanılmaktadır. Bunlardan sonuç alınamaması halinde cerrahi tedavi ile etkilenmiş kol / bacağa giden bazı sinirlere müdahale yapılmaktadır.
EPİFİZİYEL DURMA
Kemiklerin her iki ucunda bulunan kemikleşme bölgelerine epifiz denilmektedir. Bu bölgede üretilen kemik hücreleri ve kemik dokusu kemiğe eklenerek kemiğin uzaması sağlanır. Normalde epifiz bölgesinde uzama ergenliğin bitimine kadar devam eder. Böylelikle boy uzaması meydana gelir. Dolayısıyla epifiziyel durma, çocukluk çağında görülebilen bir hastalıktır.
Bazı genetik hastalıklarda epifizdeki büyüme (genellikle tüm epifizlerde) daha erken bitmektedir. Bu nedenle vücut kısa kalmaktadır. Günümüzde, genetik nedenli epifiz büyümesinin durması için bir tedavi bulunmamaktadır.
Ayrıca bir kemiğin ekleme yakın kısmında geçirilen kırık nedeniyle oradaki epifizin tamamında hasar meydana gelmişse kemik büyümesi tamamen durabilmekte veya epifizin bir kısmında hasar meydana gelmişse kemik büyümesi esnasında epifizin yaralanmış bölgesine doğru eğilerek büyümeye devam etmektedir. Epifizin tam hasarında kemik kısa kalmakta, kısmi hasarında ise büyümeye eğik şekilde devam etmektedir. Günümüzde cerrahi olarak kısa kalmış kemik uzatılabilmekte veya ergenliğin sonuna doğru yaklaşılmışsa diğer bacak / koldaki aynı epifiz de dondurularak kol / bacağın aynı boyda olması sağlanabilmektedir. Yine cerrahi ile eğilmiş kemik düzeltilebilmektedir. Ancak burada tedavide başarı sağlanabilmesi için önemli olan eklemin içinde kalan epifizin, yaralanma nedeniyle eklemin yapısı bozulacak kadar kötü yaralanmamış olması gerekmektedir.
Bir diğer sebep ise geçirilen kemik ve/veya eklem iltihabıdır. Kemik iltihabı nedeniyle epifizde meydana gelen hasar kemiğin büyümesinin durmasına yol açmaktadır. Eklem iltihabı geçiren çocukta ise eklemdeki iltihap kemiğe geçmekte, bu şekilde epifiz hasarına yol açarak büyümeyi durdurmaktadır.
KEMİĞİN HİPERTROFİSİ
Hipertrofi, bir dokuyu oluşturan hücrelerin hacimce büyümesi sayesinde o dokunun büyümesini tanımlar. Kemiğin hipertrofisi de aynı tanıma göre karşı taraf kemiğe göre kalınlaşması, daha büyük olması durumudur. Osteomyelit (kemiğin iltihabı), kırık sonrası iyileşme sırasında, Paget ve benzeri diğer kemik hastalıklarında kemikte kalınlaşma görülebildiği gibi herhangi bilinen bir sebep olmaksızın da kemikte hipertrofi görülebilmektedir.
HİPERTROFİK OSTEOARTROPATİ(Marie-Bomberger Sendromu)
Marie-Bomberger Sendromu olarak da adlandırılan hipertrofik osteoartropati (HOA) el ve ayak parmaklarında çomaklaşma, uzun kemiklerde yeni kemik oluşumu ile birlikte periostozis ve eklem ağrısı ile karakterize bir hastalıktır.
Ayrıca Primer HOA, İdiopatik HOA, Herediter HOA, Touraine – Solente – Gole Sendromu, Pakidermoperiostitis hastalıkları da birbirine çok benzeyen hastalıklardır.
HOA’da vücudun her iki yanı eşit oranda etkilenir. Uzun kemikler üzerinde ağrı, kol / bacak hareketiyle azalan yanıcı tarzda ağrı, ayak ve bacaklarda terleme, bacaklarda hafif şişlik görülebilecek belirtilerden bazılarıdır. Dizler, parmaklar, el bilekleri, dirsekler ve ayak bileklerinde hafif eklem ağrısından ileri kireçlenmeye uzanan değişiklikte ağrı yapabilir. Eklem ağrıları ve şişlik genellikle alkol alımıyla birlikte artar.
HOA’da görülenlere ek olarak, Primer HOA’da ayrıca mide rahatsızlığı, kafatası oluşum bozukluğu, kemik iliği yetmezliği, meme büyümesi ve cilt problemleri görülebilir.
OSTEOLİZ
Osteoliz kemiğin çürümesi, ölmesini ifade eder. Osteolize sebep olabilecek durumlar arasında damar hastalıkları, steroid ve diğer ilaçların kullanılması, çeşitli kan hastalıkları, alkol tüketimi, kırık geçirme, kırık oluşmaksızın yaralanma, kemik ve yumuşak doku tümörlerine bağlı, hormonal bozukluklara bağlı, yaşlanmaya bağlı ve nedeni bilinmeyen sebep gibi çok çeşitli durumlar söz konusudur. Kemikte osteoliz sebebe bağlı olarak sadece tek bir kemikte görülebileceği gibi birden fazla yerde veya tüm vücutta görülebilir.
Osteoliz sebep değil, bir hastalığın sonucudur. Altta yatan bu nedenin tespit edilmesi ve tedavi edilmesi osteolizin ilerlemesinin önlenmesinde en önemli adımdır. Daha sonra osteolizin olduğu kemik(ler) gerekli olursa cerrahi ile çürüyen kısımları temizlenip kadavradan alınan kemikle, kemik çimentosu denilen dolgu maddesiyle veya hastanın vücudunun başka bir bölgesinden alınan kemikle doldurularak çürüyen kemik tekrar güçlendirilebilir. Ancak uygulanacak tedavide önemli olan sebebin bulunması, sebebe yönelik tedavi varsa bunun yapılması, ayrıca kemikteki osteolizin tedavisinin yapılıp yapılamayacağına karar verilmesi ve yapılabilirse hangi yöntemin kullanılacağının belirlenmesidir.
İNFANTİL KORTİKAL HİPEROSTOZ
Kemiğin kalınlaşmasını sağlayan büyüme zarı (periost) altındaki kemiğin hücre sayısının artması yoluyla kalınlaşma görülmesine infantil kortikal hiperostoz denir. En sık tutulan bölgeler çene kemiği ve köprücük kemiğidir.
POSTTRAVMATİK SUBPERİOSTEAL OSSİFİKASYON
Bir yaralanma sonrasında kemiğin kalınlaşmasını sağlayan büyüme zarı (periost) altındaki kemiğin büyümesine post-travmatik subperiosteoal ossifikasyon adı verilmektedir. Zararsız bir durumdur. Ancak bazı kemik tümörlerinde de benzeri durum herhangi bir travma olmaksızın görülebilmektedir. Bu nedenle hastanın doktoruna doğru bilgi vermesi önemlidir.
HAZIRLAYAN; Dr. İlkay BİRSEL
30 Haziran 2011 Perşembe
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder