3 Temmuz 2011 Pazar

*Meniere Hastalığı (6)

Meniere Hastalığı
Meniere hastalığı iç kulakta bulunan ve dengeden sorumlu sıvılardaki basınç artışının neden olduğu ve en önemli bulgusunun ataklar halinde baş dönmesi olduğu bir hastalıktır. İç kulak sıvılarındaki bu basınç artışının sebebi genellikle belli değildir. Ancak sıvı üretimi, emiliminden fazla olursa ya da sıvıların boşaldığı kanallarda tıkanıklık olursa basınç artışı gelişebilir. Son zamanlarda alerjik reaksiyonların da rol oynadığı düşünülmektedir. Meniere hastalığının sıklığı 100.000'de 40–100 arasında değişir. Her yaşta görülebilmesine rağmen 40 yaş civarında başlaması daha sıktır. İki kulağı etkileme sıklığı %20 civarındadır.
BELİRTİLER
Meniere hastalığının başlıca belirtileri baş dönmesi, kulak uğultusu, işitme kaybı ve kulakta dolgunluk hissidir. Baş dönmesine bulantı ve kusma eklenebilir. Baş dönmesi ani başlangıçlı, 20 dakika ile 6 saat arasında sürebilen ve bulantı-kusma ile birliktedir. Ancak genellikle 2 saatin altında sürer. Baş dönmesi başlamadan önce bazen kulakta dolgunluk hissi ve uğultu oluşabilir. Gerginlik, stres ve aşırı tuz alımı baş dönmesi ataklarını başlatabilir. Baş dönmesi atakları arasında hasta tamamen normal ya da hafif dengesiz olabilir.
İşitme kaybı, baş dönmesi olduğu dönemde olur. Hastalığın ilk yıllarında baş dönmesi atakları sonrasında işitme kaybı düzelir, fakat ileri yıllarda atak sonrasında da işitme kaybı devam ederek kalıcı hale gelir. Kulak çınlaması hastadan hastaya değişir ve aralıklı ya da sürekli olabilir. İşitme kaybı ve kulak çınlaması ile beraber kulakta bir dolgunluk ve basınç hissi olabilir. Baş dönmesinin olduğu dönemlerde istemsiz göz hareketleri (nistagmus) mevcut olabilir.
TANI
Meniere hastalığı olan hastaların kulak muayenesi normal görülür. Eğer hasta baş dönmesi olmayan bir dönemde muayene ediliyorsa hiç bir bulgu saptanmayabilir. Baş dönmesi atakları sırasında ise hastada görülebilecek en önemli bulgu nistagmus adı verilen istemsiz göz hareketleridir. Ayrıca baş dönmesinin getirdiği ayakta durma ve yürüme zorluğu, bulantı-kusma saptanabilir.
Meniere Hastalığının kesin teşhisini koymak zordur. Teşhise götüren en önemli faktör hastanın anlattıklarıdır. Baş dönmesinin süresi, sıklığı, derecesi beraberinde olan semptomlar hastalığın nedeni hakkında bilgi verirler. Muayene sonrasında yapılacak ilk tetkik odiometri adı verilen işitme testleridir. Bu testlerde işitme kaybının varlığı ve iç kulağın durumu hakkında bilgi edinilir. Kalın seslerdeki iç kulak tipi işitme kaybı, Meniere Hastalığı olabileceğini akla getirir. Vestibüler sistem adı verilen denge sistemi ile ilgili yapılabilecek bazı testlerde vardır, ancak bunlar Meniere Hastalığını diğerlerinden ayırmaya pek yardımcı olamazlar.
TEDAVİ
Meniere hastalığının tedavisi 3 bölümde incelenir.
1. Baş dönmesi ataklarının tedavisi
2. Baş dönmesinin önlenmesi
3. Cerrahi tedavi
Baş dönmesi atağı sırasında görülen hastalar genellikle yatırılarak tedavi edilir. Stres önemli rol oynadığı için hastanın rahatlatılmasına çalışılır. Serum takılarak sıvı verilir. Serum içine veya ağızdan verilen baş dönmesi ilaçları genellikle şikayetleri azaltır ve hastayı rahatlatır.
Sık atak geçiren hastalarda bunları önlemek için bazı tedbirler alınabilir. Bunun için şunlar sayılabilir.
-Aşırı tuz, şeker, kolalı içecekler, alkol ve kafein almamak
-Stresten uzak durmak
-Medikal tedavi. Hastaların en az %90ı ilaç tedavisi ile kontrol altına alınabilir.
-Cerrahi tedavi. İlaç tedavisinin yetersiz kaldığı az bir hasta grubunda uygulanır.
Hastanın durumuna göre yapılabilecek çeşitli ameliyat tipleri hakkında hasta bilgilendirilir. Hastayla tartışılarak hangi tip ameliyatın yapılacağına karar verilir.

HAZIRLAYAN; Prof. Dr. Orhan ÖZTURAN

0 yorum:

Yorum Gönder