Perikard Tümörleri
Perikard tümörleride metastatik ve primer tümörler olarak ayrılabilir. Primer olanlar ise iyi ve kötü huylu (benign ve malign) olarak sınıflanır. Primer kalp tümörleri içinde fibroma, teratoma, lipoma, hemanjioma ve leiyomyofibromalar sayılabilir. İyi huylu olanlar daha küçük yaşlarda görülmekte, hatta doğumdan sonra bulgular ortaya çıkabilmektedir.
İyi huylu tümörler kendi hacimlerinden kaynaklanan veya sıvı toplanması nedeniyle bası bulgularını ortaya çıkarırlar. Hemanjiomlar herhangi bir bulgu vermeyebilir ve kolayca cerrahi olarak çıkarılabilir. Nörofibroma gibi nörojenik kaynaklı olanlar ise hormonal etkileri nedeniyle idrar – kan testleri ile tanınabilirler. Diğer birçok tümörde ise tanı patoloji yardımı ile konur. Ameliyat öncesi tanıda radyolojik görüntüleme teknikleri, özellikle bilgisayarlı tomografi yardımcıdır. Tedavi perikard dokusu ile birlikte cerrahi olarak çıkarılmasıdır.
Kötü huylu olanalar sıklıkla otuzlu ve kırklı yaşlarda görülmektedir. Mezotelyoma ve anjiosarkoma en sık görülenlerindendir. Mezotelyoma kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görülmektedir. Çoğunlukla yaygın ve saldırgandır.
Metastatik kalp tümörleri ise komşuluk veya kan ve lenf yolu ile taşınabilir. Örnek olarak meme kanseri, bronş kanseri, lenfoma ve malanoma sayılabilir. Gene kalp zarında sıvı birikir ve buna bağlı basıya ait bulgular ortaya çıkar.
BELİRTİLERİ
Solunum sıkıntısı, göğüs ağrısı, kalpte ritm problemleri, büyük toplardamarlara bası bulguları ile hastaneye başvurulur. Ayrıca kalp zarında sıvı birikimi sonucu kalbe bası bulguları ortaya çıkar.
Yukarıda sayılan bulguların yanında iştahsızlık, kilo kaybı, halsizlik gibi genel bulgular da ortaya çıkar.
TANI
Kesin tanı patolojik olarak konur. Radyolojik tetkikler (tele, bilgisayarlı tomografi) ve ekokardiografi tanıda yardımcıdır.
TEDAVİ
Tümörün kalp zarı ile birlikte cerrahi olarak çıkarılması iyi sonuçlar verebilir. Ancak kötü huylu tümörlerde bu her zaman mümkün olmayabilir, kemoterapi veya radyoterapi gerekebilir.
Genellikle cerrahi çıkarımlarından daha çok radyoterapi ve kemoterapi yapılabilir. Ancak biriken sıvının azaltılmasında sıvının dışarıya alınması (ponksiyon, tüp drenajı) bulgularda düzelme sağlayabilir.
PROGNOZ
Altta yatan hastalığın tipine bağlı olarak değişkenlik gösterir. Genellikle kötü huylu tümörlerde prognoz pekiyi değildir.
KOMPLİKASYONLAR
Kalbe bası ile ölüme kadar götüren durumlara neden olabilirler. Kötü huylu olanlar uzak yayılım yapabilirler.
PLEVRAL TÜMÖRLER
Akciğer zarlarını tutan en sık kanser türü başka organlardan metastazla gelen kanserlerdir. Zarın bizzat kendisinden kaynaklananlar içinde ise en sık rastlanan kanser türü ise malign mezotelyoma adı verilenidir. Asbest ile karşılaşma ile ilişkisi bulunmuştur. Diğer yandan iyi huylular içerisinde soliter fibröz tümör veya lokalize fibröz tümör olarak isimlendirilenlere sık rastlanmaktadır.
Sinsi ve belirti vermeden ilerleyebileceği gibi, öksürük, kan tükürme, nefes darlığı ve ağrı gibi belirtiler verebilir.
TANI
Varsa şikayetlerin değerlendirilmesi veya rutin tetkikler sırasında, röntgen, bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans görüntüleme gibi tetkiklerle tanı konur ve tümörden alınan parçanın patolojik olarak değerlendirilmesi ile tanı kesinleşir.
PROGNOZ
Kötü huylu olanlarda genellikle prognoz kötüdür.
TEDAVİ
Yayılmamış veya iyi huylu olanlarda cerrahi tedavi denenebilirse de, tedavide genellikle radyoterapi, kemoterapi gibi seçenekler kullanılır.
KOMPLİKASYONLAR
Çevreye yayılma, bası belirtileri, solunum güçlüğü ortaya çıkarabilir
KORUNMA
Asbest ve kanserojenlerle temastan kaçınılmalıdır.
HAZIRLAYAN; Doç Dr. A. Tulga ULUS
6 Temmuz 2011 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder