Tetanoz (Kazıklı Humma)
Tetanoz; Clostridium tetani adlı bakteri tarafından salgılanan tetanospazmin adlı toksinin (zehirin) etkisiyle kas kasılmaları ile seyreden bir hastalıktır. Doğumdan başlayarak her yaştaki insanda ve hemen her toplumda görülebilir. Bu bakteri sporlu olup ışık ve kimyasal maddelerle etkisiz hale getirilmesi çok zor olan dayanıklı bir yapıya sahiptir.
Hastalık beşinci yüzyıldan beri tanınmaktadır. İlk olarak 19 yüzyılda tanımlanmıştır. 1923 yılından itibaren aktif aşılama uygulanılmasına rağmen gelişmiş ülkelerde giderek azalmakla birlikte, gelişmekte olan ülkelerde halen ölümlerin görülebildiği enfeksiyon hastalıklarındandır.
Tetanoz mikrobunun sporları çevremizde tozda toprakta doğada ve hayvanların bulunduğu kırsal yerleşim bölgelerinde yaygın olup hayvanların barsaklarında da boldur. Hayvan gübresinde tetanoz sporları boldur. Sporlar, toprakta, hayvan barsaklarında ve dışkılarında hatta tozda ve havada, toprakla uğraşanların elbiselerinde dahi bulunabilir. Bakterinin yaşaması için oksijensiz ortama ihtiyacı vardır. Zedelenmiş dokularda, ezik, yanık ve yaralanmalarda sporları etkin hale gelerek çoğalır; ortama salgılanan nörotoksin ile hastalık belirtileri (kas kasılmaları spazmlar) başlar.
Hastalık gençlerde ve yeni doğanlarda sıktır. 20 yaşından sonra, daha önce yapılan tetanoz aşılamasının etkisi azaldığından her on yılda bir tetanoz aşısı tekrar edilmelidir. Hastalığın görülme oranı kadın ve erkeklerde eşittir. Sporların yara yerinden girmesi ile hastalık oluştuğu için toprakla uğraşanlar mutlaka aşılanmalıdır. Ayrıca çocukluk döneminde yapılan aşılamaya ilaveten -zaman içinde bağışıklık zayıfladığından- askerlikte 20 yaşından itibaren yapılan aşıdan sonra da her on yılda bir tetanoz aşısı yapılmalıdır.
Tetanoz, yaralanmalarda ortaya çıkabilen, yüz ve çene kaslarında kasılmalarla başlayıp kramplarla seyreden, mikrobik bir hastalıktır. Hastalık; çivi, gül dikeni batması, kesici ezici yaralanmalar, toz toprağın karıştığı yaralanmalar, trafik kazaları, hijyenik olmayan ilkel şartlarda doğum yapma (eş’in steril olmayan makas veya jiletle kesilmesi) gibi durumlarda meydana gelebilir. Hastalık çok dayanıklı (sporlu) bir basil olan Clostridium tetani’nin sinirleri etkileyen nörotoksini tarafından oluşturulur. Kas kasılmalarıyla seyreden ve ölümcül sonuçlanabilen bu hastalığın etkeni toprakta, hayvan barsağında, hayvan gübresinin bol bulunduğu kırsal yerleşim alanlarında, çevremizde mevcut olup, dayanıklı olan sporlu şekilleri havada, cildimizde ve elbiselerimizde dahi bulunabilir. Kirli ve yaralanmış dokuda oksijensiz (havasız) ortamda üreyen bu mikrobun toksini(zehiri) kan ve sinirler yoluyla vücuda yayılır.
Yaralanma ile hastalığın ilk ortaya çıkışı arasındaki süre 3–21 gün arasında değişebilir. Yara yeri beyine yakınsa kuluçka dönemi kısadır ve ölüm oranı daha yüksektir. Özellikle toz, toprak elbise parçacıkları karışmış ve ölü doku oluşmuş yaralanmalar ve yanıklar daha tehlikelidir.
BELİRTİLERİ
Tetanozun en sık görülen şeklinde ilk belirti çene kilitlenmesidir. Ense sertliği, yutma güçlüğü, karın kaslarında sertleşme ve kasılmalar görülebilir. Kasılmalar hastalığın yaygın özelliği olup gürültü, ışık, dokunma, koku ile kasılmalar uyarılabilir ve şiddetlenir. Kalp atışındaki düzensizlikler, kan basıncında değişiklikler, terleme, yutak spazmı(kasılması), idrar tutamama gibi belirtiler görülebilir.
Hastada belirtilerin görülmesi ortalama iki hafta sürebilir. Hastalık mikrobun ortama, kana ve sinir dokusuna yayılan nörotoksin denen zehirinin etkisi sonucunda; yüz kaslarının kasılmasıyla kendini gösteren acı gülüş ve kazık gibi kasılmaya neden olan ense kaslarının sertliği ile başlar. Yutkunma güçlüğü ile kendini gösterir. Bilinç kapanmaz. Işık ve ses, kasların krampına, kasılmasına uyarıcı etki yapar.
Komplikasyon olarak kasılmalar sonrası kırıklar oluşabilir. Tansiyon düşmesi, su, tükürük ve ağızdaki maddelerin yutağa kaçması, solunum yetmezliği, kalp durması görülebilir. Gebelerde kasılmalara bağlı olarak düşükler olabilir.
TANI
Tetanozda tanı klinik belirti ve bulgulara göre konulur. Kişide yaralanma öyküsü olması önemlidir. Tetanozun seyri hastalığın ağırlığı ile yakından ilgilidir. Küçük bir bölgeyi tutan hafif seyirli tetanozda ölüm riski azdır. Ağır olgularda ölüm oranı yaklaşık %50’dir. Yeni doğan tetanozlarında ise bu oran daha yüksektir.
KORUNMA
Tetanoz şimdilerde gelişmiş ve gelişmekte olan ülke ve toplumlarda uygulanan aşılama programları ile önlenebilir bir enfeksiyon hastalığıdır. En etkili ve ucuz korunma yolu aşılamadır. Korunmada mutlaka aşılama takvimine göre çocukluk aşıları uygulanmış olması gerekmektedir. Ayrıca erişkin dönemde uygulanan aşılama programlarına riayet edilmiş olmalıdır.
Tetanoz aşısı ölü bakteri toksinidir. Bebeklik döneminde 3 doz karma aşı (difteri-tetanoz-boğmaca) şeklinde yapılır. İlk aşıdan 18 ay sonra hatırlatma dozu, ilkokulda ise difteri-tetanoz şeklinde ikili karma aşı uygulanır.
Çocukluk döneminde yapılan aşılar ömür boyu korumadığı için ve yirmi yaş grubunun 1/5'i Tetanoza karşı korumasız olduğu için Sağlık Bakanlığı Erişkin Aşılama Programını gündeme almıştır. Erişkinler 20 yaşından itibaren her on yılda bir Tetanoz aşısı(Tetanoz difteri boğmaca aşısı) ile aşılanmalıdır. Onun için askerlikte de tetanoz aşısı uygulanır.
Gebeliğin son üç ayında iki kez uygulanacak tetanoz aşısı ile hem yeni doğan hem anne hastalıktan korunmuş olur. Sağlık Bakanlığı'nın 2007 yılı sonuna kadar anne ve yeni doğan tetanozuna bağlı ölümlerin azaltılması ve hiç görülmemesini amaçlayan planlama çalışması olmuştur. Tetanoz aşılaması Sağlık Bakanlığı Genişletilmiş Aşılama Programında ve Erişkin Aşılama Programında vardır.
Ele iğne, diken ve diğer cisimlerin batması, silahla yaralanma, iş ve trafik kazalarında yaralanma, çizikler tetanoz için risk oluşturmaktadır. Böyle durumlarda muayene ve aşılanma için en yakın sağlık kuruluşuna başvurunuz.
Aşılamanın yanı sıra yara bakımı da hastalığı önlemede önemlidir. Yaralanmalardan sonra yaranın mekanik temizliği yapılmalı, yabancı cisimler çıkarılmalıdır. Bunun için en yakın sağlık kuruluşuna başvurunuz.
Yaralanmalarda: derhal yaralanan bölgeyi mümkünse bol oksijenli su ile yıkayınız. Hemen en yakın sağlık kuruluşuna gidiniz. Yapılmaması gerekenler aşağıdaki gibi sıralanabilir;
1. Yaralanmalarda, kesik ve yanıklarda hijyenik olmayan uygulamalar yapmayınız.
2. Uygunsuz olabilecek koşullardaki doğumlarda hijyenik şartlara özen gösteriniz..
TEDAVİ
Hastaya hızlı bir şekilde antitoksin(tetanoza karşı serum), tetanus aşısı ve antibiyotik verilir ve destek tedavisi başlanır. Bunun için mutlaka sağlık kuruluşuna/hastaneye müracaat ediniz. Çünkü ağır hastaların yoğun bakımda takip edilmeleri gerekecektir.
HAZIRLAYANLAR; Dr. Özcan NAZLICAN
8 Temmuz 2011 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder